Katılımcı Liderliğin Avantajları

İçindekiler:

Anonim

Katılımcı liderlik, organizasyon veya departman üyelerinin, özellikle de alt düzey çalışanların, şirket veya çalışma ekibi için önemli olan tartışmalara ve kararlara katıldığı bir yönetim tarzıdır. Genellikle yavaş karar verme süreçlerine yol açarken, bu yaklaşımın hem yönetici hem de çalışanlar için birkaç önemli avantajı vardır.

Geliştirilmiş Moral

Yönetici, katılımcı bir liderlik yaklaşımı kullanarak bir işyerinin moralini artırabilir. Çalışanlar, iş kararlarında ve faaliyetlerinde söz sahibi olduklarında kendilerini daha fazla hissedeceklerdir. Çalışanlar rollerinin daha itaatkar ve kısıtlı olduğunu düşündüklerinde, daha fazla geri çekilme ve görevin tamamlanması üzerine odaklanma eğilimi gösterirler. Katılımcı yönetim, çalışanlara, departman veya şirketin evriminde de kilit paydaş oldukları hissini verir.

$config[code] not found

Takım Atmosferi

Katılımcı liderlik genellikle ekip odaklı bir işyerinde el ele gider. Her iki durumda da amaç, çalışanların karar vermeden önce fikirlerini açıp paylaşmalarını ve bu fikirlerle ilgili bakış açılarını tartışmalarını sağlamaktır. Katılımcı bir atmosfere sahipseniz, çalışanlar seslerinin önem arz ettiği tutumu daha kolay geliştirir. İşlevsel veya proje çalışma ekipleriyle işbirliği yaptıklarında tartışmaları ve etkinlikleri katılımcı kültürünkileri yansıtır. Çalışanlar fikirleri paylaşıyor ve anlaşmazlıkları açıkça tartışıyorlar.

Günün Videosu

Size Sapling tarafından getirildi Size Sapling tarafından getirildi

Yenilikçi düşünce

Yenilikçi düşünme genellikle katılımcı liderlik kültüründe desteklenir. Bu ortamdaki çalışanlar fikirlerinin ve geri bildirimlerinin yalnızca takdir edilmekle kalmayıp çoğu zaman harekete geçildiğini kabul ediyorlar. Aslında, bazı kuruluşlar, yeni ürün veya hizmet fikirleri ya da şirketlerin gelirlerini arttırması veya maliyetleri azaltması için alternatif yollar sunan çalışanları ödüllendiriyor. Girişimcilik düşüncesiyle çalışan çalışanlar, katılımcı bir kültürde çalışabilir ve iş dünyasında tek başına gitme riski olmadan yaratıcılıklarını ve girişimciliğini kullanabilirler.

Çalışan Öz-Değer

Çalışan kendi kendine değer verme, yaptıkları işin kurum ve müşterileri veya müşterileri için yüksek bir değere sahip olduğunu düşündüklerinde zirveye çıkma eğilimindedir. Bu, çalışan girişi yüksek seviyeli kararlarda bile kullanıldığında daha olasıdır. Çalışanlar ayrıca, sesleri duyulduğunda şirkete daha fazla giriş yapma eğilimindedir. Bu özellikle çalışanların müşterilerle düzenli ve doğrudan temasta bulunduğu perakende organizasyonlarında önemlidir. Şirketler, çalışanların bağlılığı geliştirmek ve müşterilere odaklanmak için kendilerini güçlü ve önemli hissetmelerini istiyor.