Reality TV'den Öğrenebileceğimiz Liderlik Dersleri

Anonim

Başlamadan önce, editörlerin sadece gerçekte televizyon programlarında ne görmemizi istediğini gördüğümüzü anladığımı açıklığa kavuşturmak isterim. Buradaki tartışmam, gördüklerimize dayanıyor.

Ünlü Çıraklar final projesini izlediğimde, proje liderlerinin iletişim kurma şeklinden etkilendim. Rekabet güçlüydü ve önemli ölçüde kazanmanın sonucuydu. Liderlerin sorumluluğun ağırlığını hissettiği açıktı.

Ne zaman takımlarıyla ya da kameralarıyla konuşurken, “Ben” kelimesi en belirgindi. İnsanları ekiplerinde seçtiler, çünkü o oyunculara saygı duyuyorlar ve onlara güveniyorlardı. Ancak, Arsenio Hall ve Clay Aiken hiçbir zaman onları güçlendirmedi ya da ekip hakkında konuşmadı. Arsenio ve Clay, görevlerini özerk bir şekilde tamamlamak için seçtikleri insanlara güvenmemiş gibi.

Gerçek hayattan farklı olarak, takımlar iyi sonuçlanmış bir işten iyi hissetmekten başka sonuç çıkaran ünlülerden oluşuyordu. Onların geçim kaynağı, çabanın başarısına bağlı değildi. Böylece, saygısızlığa ve hatta sözlü suistimal edilmeye tahammül edebiliyorlardı.

Başka bir örnek ise Amerika’nın Got Talent’i. Howard Stern'in eklenmesi, nasıl yönlendirilmeyeceğine dair bir deneme oldu. Yargılama panelinin en yeni üyesi. Sharon Osbourne ve Howie Mandel yıllardır şovdalar. Yine de Howard, birisini nasıl tutması ya da bırakması gerektiğinden bahsediyor. “Benim şovum” hakkında konuşuyor. “Sanki Sharon ve Howie orada bile değiller. Sanki bir sonraki tura çıkacak tek karar vericiydi sanki konuşuyor. Gerçek şu ki, yalnızca üçte bir oy hakkı bulunuyor. İstediğini elde etmek için onunla aynı fikirde olmak için en az bir başka hakime ihtiyacı var.

Bu duruşlar iş dünyasında her zaman olur ve bence kuruluşlardaki işlev bozukluğuna neden olan şeydir. Size çok çalışmayı mı yoksa akıllıca çalışmayı mı istediğinizi sorduğumda, akıllı olduğunuzu hayal ediyorum.

Başkalarının sizinle birlikte çalışmak istediği bir ortam yaratmak ve amacınıza ulaşmanıza yardımcı olmak akıllıcadır. Kendini odaklı ve diktatörlük olmak, başarınızı elde etmek için gerçekten çok çalışmanız gereken bir durum yaratır. İnsanlar kendilerini saygısız veya indirimli hissederlerse sizinle çalışmaktan heyecan duymazlar.

Liderlik eksikliğinin bu iki keskin örneği aslında etkili bir lider olmak için ne yapacağımızı görmemize yardımcı oluyor:

1. Hedefi ve Takım Arkadaşlarının Başarmak İçin Ne Kadar Önemli Olduğunu Belirleyin

Bu erken ve sık yapılması gereken bir şeydir. İnsanlar neyi başarmak istediğinizi, neden önemli olduğunu ve bu sürecin nasıl bir parçası olduklarını anladıklarında, sizinle çalışmak için daha muhtemeldir. Burada amaç ile ilgili olduğunu unutmayın - sizin veya ihtiyaçlarınız hakkında değil.

Odağımızı hedefe odakladığımızda, egolarımızı ve duygularımızı kaldırırız. Nesneleri objektif ve profesyonel tutabiliyoruz.

2. Takımınızı Karar Verme ve Harekete Geçme Sürecinde Güçlendirin

İnsanları işe alır ya da ekibinize eklerseniz, bunu yaparsınız çünkü masaya beceri ve yetenek getirdiklerini düşünüyoruz. Onları kullanmalarına izin verin.

Mikro yönetme; Onları sipariş etmeyin; onları kısa bir tasma halinde tutmayın. Onlara coşkulu bir şekilde düşünmeleri ve davranmaları gerekir. Onlardan en iyi şekilde yararlanmanın yolu budur. İnsanlar ellerinden gelenin en iyisini yapmaları için katkıda bulunduğunda, ekibiniz daha güçlü ve başarı şansınız çarpıcı biçimde artıyor.

3. Takım Arkadaşlarınızdan Girdi ve Fikirler Alın

“İki kafa birden daha iyi mi?” Dediğinizi biliyorsunuz. Bu durum için geçerlidir. Tüm cevapları almak zorunda değilsin. Size tüm cevapları almamanız gerektiğini teklif ediyorum. Takım arkadaşlarını fikirlere dahil ettiğinde, onlardan daha fazla kazanırsın. Sorunu çözmenize yardımcı olmalarına izin verin. Sonuca daha fazla bağlı kalacaklar ve akıllıca çalışacaksınız.

Tüm kartları tutan liderden yükü paylaşan takıma nasıl taşındığımı görebiliyor musunuz? Bu gerçek liderlik. Becerilerini ve fikirlerini geliştirmek için takım arkadaşlarınızı aktif olarak meşgul ettiğinizde takımınızı daha da güçlendirirsiniz.

Güçlendirilmiş insanlar bir kuruluşa enerji ve sonuç getirme eğilimindedir. Bu güçleri bir araya getirirken ne kadar iyi olursanız o kadar büyük lider olacaksınız.

Lider olmak her şeyi bilmeniz veya tüm cevapları almanız gerektiği anlamına gelmez. Bu, ekibinize ihtiyacınız olduğunu ve herkesin önemli ve değerli bir rol oynadığını anladığınız anlamına gelir.

“Ben” i “Biz” ve “Ben” olarak değiştirerek onlara bu şekilde davranın; başarıyı çok daha ulaşılabilir ve eğlenceli bulacaksınız.

Shutterstock üzerinden Howard Stern fotoğraf

5 Yorumlar ▼